Globalturk Capital tarafından Küresel Özel Sermaye Birliği (GPCA) işbirliğiyle düzenlenen “6. Yıllık Özel Sermaye Fonları Buluşması” kapsamında soruları yanıtlayan Dağlıoğlu, dünyanın pek çok yerinden küresel yatırımcıyı bir araya getiren etkinlikte Türkiye’deki makroekonomik gelişmelerin değerlendirildiğini belirtti.
Dağlıoğlu, “Bu konu, uluslararası yatırımcılar tarafından yakından takip edilen bir mesele. Yaklaşık 1,5 yıldır uygulanan ekonomik programın sonuçlarını gözlemliyoruz. Fiyat istikrarı öncelikli bir hedef. Ancak, dünyadaki olumsuz gelişmelere ve enflasyona rağmen Türkiye büyümeye devam ediyor.” dedi.
Türkiye’de son bir yılda 1,1 milyon istihdam yaratıldığını vurgulayan Dağlıoğlu, işsizlik oranının da yüzde 8,5 seviyesine gerilediğini söyledi.
“CARİ AÇIK AZALIYOR, BU DA ULUSLARARASI YATIRIMCILAR İÇİN OLUMLU”
Dağlıoğlu, zayıf küresel talebe ve birçok olumsuz jeopolitik gelişmeye rağmen Türkiye’nin ihracat gücünü koruduğuna işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“Net ihracat ve ithalat verilerine bakıldığında cari açığın azaldığı bir dönemden geçiyoruz, bu da uluslararası yatırımcılar için olumlu bir gösterge olarak değerlendiriliyor. Özellikle son iki çeyrek büyüme rakamlarına baktığımızda, net ihracatın pozitif olduğu ve ithalattaki azalma ile ortalama büyümenin neredeyse yarısının net ihracattan kaynaklandığı bir tablo görüyoruz. Bu da yatırımcılar tarafından sağlıklı bir büyüme olarak değerlendiriliyor.”
BÜYÜK ÖLÇEKLİ YATIRIMLARA DİKKATİ ÇEKTİ
Türkiye’nin uluslararası doğrudan yatırım çekme konusunda başarılı bir yıl geçirdiğini belirten Dağlıoğlu, “Bu, geçen yıla paralel bir gelişme aslında. Yine dünyadaki daralan yatırım ortamından dolayı Türkiye’nin aslında uzun vadeli ortalamasının biraz altında olduğunu görüyoruz. Uluslararası doğrudan yatırımlarda son 12 aylık veri 10,5 milyar dolar civarında. Geçtiğimiz yıl bu rakam 10,6 milyar dolardı ve bu yıl da paralel bir performans sergiliyoruz.” diye konuştu.
Dağlıoğlu, yakın zamanda imzaları atılan büyük ölçekli yatırımlara da dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
“BYD Türkiye’de elektrikli otomobil üretimini duyurdu, Nordex ise enerji alanında 1 milyar euroluk bir yatırım planını açıkladı. Bosch, Bursa’daki tesislerinde yeşil hidrojen sistemleri üzerine 500 milyon dolar civarında bir yatırım yapmayı planlıyor. Ayrıca Abu Dhabi Development Authority (ADQ), Odeabank’ı devralıyor. Kazakistan merkezli yatırımcılar ise Hepsiburada hisselerini satın aldı. Bu gibi yatırımlar Türkiye’nin teknoloji ve üretim merkezi olma yolundaki potansiyelini ortaya koyuyor.”
TÜRKİYE’DE ARTAN AR-GE PROJELERİ YATIRIMCILARA CAZİP GELİYOR
Savunma ve havacılık sektöründe artan yatırımlara işaret eden Dağlıoğlu, SAHA EXPO gibi etkinliklerin Türkiye’nin bu alandaki başarısını dünyadaki yatırımcılara tanıttığını söyledi.
Dağlıoğlu, yatırımcılar için teknoloji girişimciliğinin dikkat çeken bir alan olmaya devam ettiğini belirterek, “Teknoloji ve teknoloji girişimciliği ile alakalı yatırımlar her zaman yatırımcıların dikkatini çekiyor.” ifadesini kullandı.
Türkiye’deki ihracata yönelik imalat sanayi yatırımlarına da değinen Dağlıoğlu, “Burada yani sektöründen bağımsız olarak otomotivden bahsediyoruz, otomotiv yani sanayiden enerji ekipmanlarından bahsediyoruz, gıdadan bahsediyoruz. Birçok alanda yatırım fırsatı olduğunu görüyoruz ama ana odaklardan biri Türkiye’nin bölgesel bir üretim merkezi olarak konumlanması.” değerlendirmesinde bulundu.
Dağlıoğlu, Türkiye’de yatırımcıların odağındaki bir diğer alanın da teknoloji ve imalat olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
“Türkiye’de AR-GE merkezi, inovasyon merkezi projelerinin, yüksek nitelikli istihdam sağlayan bölgesel yönetim ve eğitim merkezleri ve satın alma ofisleri gibi bölgesel fonksiyonları içeren projelerin arttığını gözlemliyoruz. Yatırımcıların bu alana ilgisi var. Dünyadaki gelişmelere baktığımız zaman küresel değer zincirinin, küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillenmesiyle beraber insanlar geniş bir coğrafyaya erişebilecekleri bir güvenli liman arıyorlar ve Türkiye aslında bu anlamda onlara güvenli bir liman imkanı sunmuş oluyor.”
“TÜRKİYE YATIRIMCILAR İÇİN GENİŞ FIRSATLAR SUNUYOR”
Globalturk Capital Kurucu Ortağı Barış Öney de son birkaç yıldır ABD ve Avrupa’da olduğu gibi Türkiye’de de özel sermaye fonlarında daralma yaşandığını ancak geçen yıla kıyasla bu yıl özel sermaye fonlarının daha fazla yatırım aldığını belirtti.
Yatırımlardan çıkışların da başarılı olduğunu vurgulayan Öney, bu çıkışların yeni fon girişlerine zemin hazırladığını söyledi.
Öney, Türkiye’nin, küresel eğilimlere paralel olarak yeşil dönüşüm ve enerji dönüşümüne yatırım yaptığını belirterek, teknoloji, yapay zeka, robotik süreçler, fintech ve e-ticaret gibi alanların da ilgi gördüğünü ifade etti.
Özellikle ihracat odaklı sanayi, katma değer yaratan sanayi şirketleri ve sağlık turizmi gibi sektörlerde yatırım artışı olduğunu vurgulayan Öney, “Türkiye’de sanayi daha güçlü. Biz Almanya ile Çin arasındaki hala en büyük sanayi üssüyüz. Aynı zamanda en büyük telekom, belki en büyük servis, en büyük sağlık servisleri veren ülkeyiz.” dedi.
“TÜRKİYE YATIRIMCILAR İÇİN ÇOK SAYIDA FIRSATI BARINDIRIYOR”
Öney, Türkiye’nin tüm olumsuzluklara rağmen yatırımcılar için çok sayıda fırsatı barındıran dinamik bir pazar olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
“Tahminimce şu anda Türkiye’de yatırımcılar için 20’den fazla etkinlik yapılıyor. Kimisi başka yatırımcılar, kimisi bölgesel işbirliği organizasyonları ile dolu. Hepsi işle, yatırımla ilgili. Müthiş bir dinamizm var burada. Türkiye’deki bu dinamizm bitmez.
Türkiye’de 1,2 milyon TOBB’a kayıtlı şirketimiz var. Bunların 15 bini, 10 milyon euro ve üzerinde ciro yapan şirketler. Dolayısıyla burada büyük yatırım fırsatları var. Türkiye’ye yatırım yapan bir yatırımcı, bu tür dayanıklı şirket yöneticileri tarafından yönetilen şirketlere para yatırmayı isteyecektir.”