Üç sanatçının birbirlerinden bağımsız olarak ürettiği eserler, sergi mekânında buluşturulduğunda, aralarındaki örtük ilişkiler ve kesişim noktaları belirginleşmiş, bir bütün oluşturmuş. Bu ortak noktalar ise “pay, payda ve küme” temalarını ortaya çıkarmış.
“Pay”, sanatçının bireysel ifadesini ve estetik arayışını yansıtırken “Payda” bu bireysel üretimlerin bir araya geldiği ortak bir bağlamı ifade ediyor. “Küme” ise bu bireysel üretimlerin ve ortak bağlamların bir bütün olarak nasıl anlam kazandığını ortaya koyuyor.
Sergide sanatçıların eserlerinin her biri bağımsız olarak da bir anlam ifade ederken üç duvarda her bir tema altında ortaklaşan eserler yan yana sıralanıyor. Sergi, sanatçılar arasında kolektif bir bağ kurmayı hedefliyor, aynı zamanda bireysel yaratım süreçlerini de ön plana çıkarıyor.
Serginin önceki günkü açılışını takip ederken hem Artists&Collectors hem de bünyesinde kurulan “Emerging Artists” oluşumu hakkında bilgi aldık. İstanbul’da kurulan “komünal atölye” sayesinde sanatçılara ihtiyaç duydukları malzeme ve kaynaklara erişim sağlanıyor.
‘DENGE DOĞRU KURULUYOR’
Sergi açılışında konuştuğumuz sanatçılardan Ahmet H. Başsöz, özellikle genç sanatçıların en büyük sorunlarından olan atölye bulma sorununun bu şekilde üstesinden geldiklerini aktardı. Başsöz, atölyenin yurtdışındaki sanatçı misafir programlarına benzediğini de belirtti.
Genç sanatçı, “Sergide tamamen yağlı boya ile ürettiğim eserler yer alıyor. İzleyiciler, özellikle ‘depersonalizasyon’ ve ‘ten kafesi’ temalarını işlediğim çalışmaları görecek. Bu eserlerde, insanın içsel yolculuğunu, varoluşunu ve duygusal sınırlarını sorgulayan bir anlatım dili kullandım” sözleriyle eserlerini anlattı.
Bilal Can Kara ise atölyenin “koleksiyonerler ile sanatçılar arasındaki dengeyi doğru bir şekilde kurma konusundaki desteğiyle öne çıktığını” ifade etti. Kara, “Disiplin olarak tekstil, resim ve özgün baskıya ait eserlerim yer almakta. Eserlerimde farklı teknikler ve malzeme çeşitlilikleri bulunuyor; bu çeşitlilik, beni yansıtan unsurların bir araya gelerek oluşturduğu bir bütün sunuyor. Ayıcıkların dünyasını anlatan ‘Yığın’ serisi ise görünenin ardındaki dünyayı ele alırken, bunu neşeli yönleriyle aktaran bir anlatım gücüne sahip” diye konuştu.
‘LABORATUVAR GİBİYDİ’
Esra Mengülerek, “Atölye, üretim sürecimde benim için bir stüdyo işlevi gördü; fotoğraf çekimlerimi gerçekleştirdiğim, ışık ve mekân üzerinde özgürce çalışabildiğim bir alan sundu. Aynı zamanda, yeni baskı tekniklerini deneyimleyebileceğim bir laboratuvar gibiydi” dedi.
Genç sanatçı, “Bedenle ilgili işlerimde, detaylara odaklanarak insan formunun içsel ve dışsal diyaloğunu ortaya çıkartmayı ele alıyorum. Doğa temalı çalışmalarımda ise soyutlamalarla mekân ve organik formların arasında yeni bir ilişki kurmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
OrtakKat sergilerinin ilki “Pay, Payda, Küme” teması ile 11 Şubat tarihine kadar Artists&Collectors Atölyesi’nde ziyaret edilebilir. Adres: Fikirtepe Mahallesi, Erdemler Sokak, Mandarins B Blok, Dükkân no: 1F/6, Kadıköy, İstanbul.