Çağdaş Hukukçular Derneği’nin Onursal Genel Başkanı avukat Selçuk Kozağaçlı, 16 Nisan 2025 tarihinde 8 yılın ardından Silivri’de yer alan Marmara Cezaevi’nden tahliye edilmiş, 1 gün sonra infaz hakimliğinin savcılığın itirazını kabul etmesi sonucunda gözaltına alınarak, yeniden tutuklanmıştı.
Kozağaçlı’nın sosyal medya hesabından 1 Mayıs paylaşımı yapıldı.
Yayımlanan mesajda şu ifadeler kullanıldı:
“ŞARTLA TAHLİYE
“Bir gün dışarıda yaşamış birisi, yüzyıl hapis yatabilir çünkü hayal kurmasını sağlayacak yeterli gereci elde etmiştir.”
Beni hapishane kapısında bulup çiçeklerini, coşkularını, arkadaşlıklarını ve hatta kendi tahliyelerinin sevincini paylaşarak hızla yeniden mücadeleye çağıranlar: Merhaba!
İstiklâl Caddesi’ni, İstanbul Barosu’nu, salonları, merdivenleri birer karşılama ve kucaklaşma mekânına dönüştürerek bana avukatın, stajyerin, hukuk öğrencisinin nasıl bir güç ve güzellik taşıdığını hatırlatanlar: Merhaba!
Telefon ederek, sosyal medya hesaplarından, televizyon ekranından, yolda durdurup sarılarak “Hoş Geldin!” diyenler: Merhaba!
Sevgili dostlar, meslektaşlar, yoldaşlar; sağolun.
Sonu nasıl gelirse gelsin, yaşamımdaki en güzel günlerden biriydi, umut ve inançla doldum.
Bütün bunlardan hoşlanmadığını -elinde artık başka hiçbir hikâye kalmadığı için- adliye ve polisi aracı yaparak iletenlere de merhaba. Bize alışın. Burası bizim ülkemiz, hep burada olacağız; ekmek, adalet, özgürlük istemeye devam edeceğiz ve sonunda hepsini alacağız.
Hapishaneyle, baskıyla, soruşturmayla elde tutulamayacak şeyler var; iktidar bunlardan sadece birisi. Şimdilik bize böyle davranabildiğiniz koltuklara sahip görünseniz bile, geçmişte bir başka hükümrâna yapılmış şu uyarıyı hiç unutmayın: “Süngüyle her şeyi yapabilirsiniz fakat üzerine oturamazsınız.” Elde bir tek süngü kaldıysa işiniz zor.
Bilmiyorum söylemeye gerek var mı; biz iyi olan tarafız. Hatta bir günlüğüne de olsa tanışma onuruna eriştiğim yüzlerce genç insanı düşünerek söylersem toptan “iyi hâlliyiz” biz. Bu “yönetme” biçiminden ve bozuk düzenden bir an önce “şartla tahliye” edilmemiz gerekir. Artık neyse o şart, emin olun, hep birlikte bulup yerine getireceğiz; bu şekilde devam edemez.
Dışarıda fark ettim ki bahar gelmiş.
Eğer yanınızda kalabilseydim; “1 Mayıs meydanının Taksim olduğuna dair inanç ve irademde bir eksilme olmaksızın…” Taksim’de olurdum.
Belki mücadeleyi inanç ile iradenin daha yakın bağlara sahip olduğu güzel yıllarda öğrendiğimiz ve bugün de öyle yaşadığımız için, çelişkiye alışık değilim. Siz de alışmayın lütfen.
Elbette tekrar buluşacağız.
Birlikte mücadele edeceğiz.
Biz kazanacağız.
Yaşasın Bir Mayıs!
Yaşa Mayıs!
Selçuk Kozağaçlı
*Dışarıda anladığım kadarıyla “kedi videosu” veya Albert Camus alıntısı paylaşmayana sosyal medyada yer yok. Camus ile kumaşlarımız ve hayallerimiz farklı ama bunu güzel söylemiş (Kedileri kayıtsız şartsız seviyorum).”
Merhaba,
Sonu nasıl gelirse gelsin, yaşamımdaki en güzel günlerden biriydi, umut ve inançla doldum.
Elbette tekrar buluşacağız.
Birlikte mücadele edeceğiz.
Biz kazanacağız!
Yaşasın Bir Mayıs!
Yaşa Mayıs! pic.twitter.com/fvyg8rmbrc– Selçuk Kozağçli (@S_KOZAGACLI) 24 Nisan 2025