haberspot.com.tr

Suriye’deki imzanın perde arkası!

KAYNAKHürriyet Son günlerde Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeler, yalnızca bölgedeki dengeleri değil, küresel stratejiyi de etkileyebilecek önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor; bir anlamda tarih yeniden şekilleniyor.

Haber Spot
7 Dk Okundu
Suriyedeki imzanın perde arkası Hande Fırat yazdı
genişletmek

KAYNAKHürriyet

Son günlerde Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeler, yalnızca bölgedeki dengeleri değil, küresel stratejiyi de etkileyebilecek önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor; bir anlamda tarih yeniden şekilleniyor. PYD lideri Mazlum Kobani ile Şam yönetimi arasında imzalanan sekiz maddelik anlaşma, Suriye’nin geleceği ve bölge için önemli bir adım. Anlaşmanın temel maddeleri, bölgedeki tüm tarafların çıkarlarını gözetmeye yönelik ama aynı zamanda derin riskler taşıyan bir denge oluşturuyor. Bugüne kadar Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden bu yapı, PYD ile Şam yönetiminin anlaşmasından sonra yeni bir döneme giriyor.

Suriyedeki imzanın perde arkası Hande Fırat yazdı

ABD İLK GÖRÜŞMEYE KATILMAK İSTEDİ

– Süreçte Suriye Devlet Başkanı ile Mazlum Kobani ilk kez iki ay önce baş başa görüştüler.

– İlk toplantıya ABD de bir temsilcinin katılmasını istedi. Şara bu isteği kabul etmedi. ABD’lilere gerek olmadığı mesajı verildi.

– İlk görüşmede Kobani dinledi, karar açıklamadı, adım atmadı.

ANKARA’NIN DİPLOMATİK TRAFİĞİ

İşte bu ilk görüşmenin ardından, Ankara hem bölgede hem de başta ABD olmak üzere bölgenin önemli aktörlerine büyük bir diplomatik atak başlattı. Dışişleri Bakanı, MİT Başkanı ve Milli Savunma Bakanı eşzamanlı önemli görüşmeler yaptılar. MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın ocak ayında Şam’a yaptığı ikinci ziyarette yol haritası belirlendi. Şimdi PYD’nin anlaşma noktasına gelmesindeki köşe taşlarına bakacağız:

– Türkiye devlet aklı ile bölgede rol alan devletlerle görüşmeler yaptı. Aynı zamanda dolaylı mesaj gönderdi: “Suriye’de yeni bir dönem başladı, yeni yönetim var. Şartlar kabul edilsin, PKK’dan ayrılınsın. Masada yer alınsın.”

Anlaşmanın içeriği, her ne kadar iki tarafın da Suriye’nin toprak bütünlüğüne dair karşılıklı taahhütlerini içeriyor olsa da temel mesele uygulamada bunun nasıl şekilleneceği. Bu nedenle Ankara’nın temel bakışı “Anlaşma önemli ancak uygulama daha da önemli. Kısaca temkinli bir iyimserlik hâkim” cümleleriyle özetlenebilir. Üst düzey kaynaklarla yaptığım görüşmelerin ardından sizlerle önce anlaşma anına kadar neler yaşandığını paylaşacağım:

– Süreçte, Suriye’de hem anayasa için masa kuruldu hem de Ulusal Diyalog Kongresi için hazırlıklar başladı. SDG masada yoktu.

– Farklı kanallardan onlara ulaşan mesaj ise “Siz olmasanız da işler yürüyor. Tarihi fırsatı kaçırıyorsunuz” oldu.

ABD İLK KEZ BASKI YAPTI!

– Trump yönetimi henüz resmi bir karar açıklamasa da sahadaki bilgi ABD yönetiminin Suriye’den çekilme ihtimalinin ağır bastığı yönünde. Bu olasılığın ağırlığının artması saha gerçeklerini değiştirdi.

Suriyedeki imzanın perde arkası Hande Fırat yazdı

– Kobani’nin anlaşma öncesi CENTCOM Komutanı ile görüşmesi çok tartışıldı ama işte o son virajda ABD ilk kez PYD’ye baskı yaptı. ABD’nin mesajı “Tişrin Barajı’ndan çıkın, Şam ile anlaşın” oldu.

– Sonuçta 8 maddelik anlaşma imzalandı.

Şimdi dönüyoruz yazının ilk paragrafındaki Ankara’da çok önemli bir ismin söylediği o cümleye; “Anlaşma önemli ama uygulama daha da önemli” cümlesine… Bundan sonra Ankara’nın beklentilerinin ne olduğunu sıralayacağız…

ÖZERK YAPI YOK

– Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, uzlaşma sonrasında “Suriye’nin terörden arındırılmasına yönelik her türlü çabayı doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Dün varılan mutabakatın eksiksiz uygulanması, Suriye’nin güvenliğine ve huzuruna hizmet edecektir. Bunun da kazananı, Suriyeli kardeşlerimizin tamamı olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

– Öncelikle bu anlaşmanın “özerk bir yapı” içeren gizli bir kısmı bulunmuyor. Suriye’de özerk bir yapı olmayacağı konusunda Ankara da Şam da kararlı.

– Ankara anlaşma maddelerinin uygulamasının zamana yayılmasını istemiyor. Adımların bir an önce atılmasından yana.

– İlk adım sınır güvenliği ve gümrük kapılarının merkezi idareye bırakılması olarak bekleniyor. Bunun için uzun bir zamana da ihtiyaç yok. Bir iki hafta içinde hayata geçirilebilir.

– Hemen ardından Arap bölgelerinden çıkabilirler, en geç iki ay içinde doğalgaz ve petrol yataklarında merkezi otoritenin hâkimiyeti sağlanabilir.

– Bu adımları ise silah bırakmak ve Suriye ordusuna entegre olmak izleyebilir.

ÖNCE SİLAH BIRAKACAKLAR SONRA ENTEGRE OLACAKLAR

– SDG içinde Arap olmayan YPG yapısının sayısı yaklaşık 4 bin. Bunların arasında Suriyeli olmayanların sayısı ise çok az.

– Süreç önce silah bırakılması, silahların envanterinin çıkarılması sonra orduya entegre şeklinde yürüyecek.

– ABD’nin verdiği sofistike silahları geri alması da konuşulan konu başlıkları arasında.

Suriye’de hızla atılması istenilen adımlar Kandil’deki süreç açısından da önemli. “Kongreyi toplayacağız” diyen PKK’nın bir iki hafta içinde kongre tarihi ile ilgili açıklama yapması bekleniyor. Bu durumda Nisan ayının ortalarında kongrenin toplanması gündeme gelecek.

– Ankara’nın beklentisi de bu yeni tarihin bir an önce açıklanması ve kongrenin toplanması.

OYUN OYNAYAN OLURSA…

– Ankara her duruma karşı hazırlıklı. Eğer yukarıda paylaştığımız yol haritası gerçekleşmezse, yani örgüt “Suriye’de hükümet değişebilir, anlaşmaya zaman kazanmak için imza attık” gibi bir bakış açısına sahip ise o zaman Türkiye farklı seçenekleri devreye sokacak.

Suriyedeki imzanın perde arkası Hande Fırat yazdı

– Örgüt bir anlamda hem Ankara hem Şam’ın operasyonları ile karşı karşıya kalıp, o maliyete katlanmak zorunda kalacak.

BATI’YA EŞZAMANLI DEAŞ İLE MÜCADELE ADIMI

ABD başta olmak üzere Batı, PYD’ye desteğini DEAŞ ile mücadeleye dayandırdı. Her ne kadar bölgede başka amaçları olsa da, kılıf DEAŞ ile mücadeleydi. İşte bu kılıfı ortadan kaldırmak için harekete geçen Ankara, DEAŞ ile mücadelenin bölge ülkelerince yapılması gereğinden hareketle Türkiye-Irak-Lübnan-Ürdün ve Suriye’yi buluşturdu. Ortak mücadele için bir müşterek harekât merkezi kurma kararı aldı. Gelelim bu önemli hamlenin yol haritasına:

MÜŞTEREK HAREKÂT MERKEZİ’NİN ŞAM’DA KURULMASI PLANLANIYOR

– 2500 civarı DEAŞ’lının sahada olduğu belirtiliyor.

– Hapishanelerde 10 bin civarı DEAŞ’lı, kamplarda ise 40 bin kişi bulunuyor.

– SDG’den istenilen tüm kamp ve hapishanelerin merkezi yönetime devri. Bunun da kısa sürede gerçekleşmesi isteniyor.

– Hapishanelerden ülkelerine iade edilmesi gereken DEAŞ’lılar bulunuyor. Bununla birlikte kalanlar için özel önlemler alınacak. Ankara Şam yönetimine gerekli desteği verecek.

– Kampların da aynı şekilde ülkelerine iade ya da Suriye içinde deradikalazyon programlarının uygulanması ile boşaltılması gündemde.

DEAŞ’A BÜYÜK DARBE

– Türkiye- Irak- Lübnan-Ürdün ve Suriye’nin katılımları ile oluşturulacak Müşterek Harekât Merkezi’nde hem istihbarat paylaşılacak hem de ortak operasyonlar düzenlenecek. Beş ülke bölgede DEAŞ’a nefes aldırmayacak.

– Bu arada şubat ayında Suriye sahasında DEAŞ’a önemli bir darbe indirildi. Türkiye ve Suriye’nin ortak operasyonuyla DEAŞ’ın 22 kişilik önemli bir hücresi etkisiz hale getirildi.

Bu Makaleyi Paylaşın
Yorum bırakın

Bunlara da Göz Atabilirsiniz.

Sergen Yalçın’dan Galatasaray’a uyarı: ‘Sakın almayın, futbol hayatı bitmiş’ – Son Dakika Spor Haberleri

İspanyol basını, Galatasaray'ın Neymar ile ilgilendiğini iddia etmiş, sarı-kırmızılıların Brezilyalı yıldıza mali…

Haber Spot Haber Spot

Teknoloji devlerinin yapay zekaları insansı robotlara dönüşüyor

Google'a bağlı şirketlerden biri olan DeepMind, robotlara özel yapay zeka modeli Gemini…

Haber Spot Haber Spot

Ece Gürel’in acılı babasından çarpıcı iddia – En Son Haberler

KAYNAKKanal D"ECE'Yİ ORMANDAN ALIP GERİ BIRAKTILAR"Ece Gürel, Belgrad Ormanı'nda kaybolduktan 86 saat…

Haber Spot Haber Spot
Abone Olanlar Okuyor

Son dakika gelen galibiyet golünün ardından… Teknik direktör ile takım kaptanı arasında gerginlik! – Son Dakika Spor Haberleri

Türkiye, İsrail’in Türk hava sahasını kullanma talebini reddetti

Feci kaza… Direğe çarpan araç ikiye bölündü! – Son Dakika Türkiye Haberleri