Son yıllarda yapay zeka (AI) sektörü, teknolojinin hızla ilerlemesi ve inovasyonun her geçen gün artmasıyla büyük bir dönüşüm yaşadı. Bu dönüşüm, AI teknolojilerinin hayatımızın her alanına entegre edilmesini sağladı. Özel sektör ve hükümetler arasındaki küresel rekabet de hızla yoğunlaştı. Şirketler, AI liderliği için yoğun bir mücadele verirken, bu alandaki gelişmeler birçok fırsat ve zorlukları da beraberinde getirdi. AI teknolojilerinin potansiyel faydaları ve riskleri, hem etik hem de sosyal açıdan önemli tartışmalara yol açtı. Bu bağlamda, Google’ın AI ilkelerinde yaptığı değişiklikler, sektördeki bu dinamiklerin ve rekabetin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Google, AI teknolojisi kullanımına yönelik ilkelerini güncelleyerek, zararlı uygulamalara karşı önceki taahhütlerini kaldırdı. Bu değişiklik, şirketin AI teknolojilerini daha geniş bir kitleye ve daha fazla müşteriye sunma hedefini yansıtıyor.
Önceki AI ilkeleri, Google’ın AI teknolojilerini “insanlara zarar verme veya doğrudan zarar verme amacıyla kullanmaktan kaçınacağını” ve “insan haklarına aykırı bir şekilde bilgi toplama veya kullanma teknolojilerinden kaçınacağını” belirtiyordu. Ancak, bu hedefler şu anda AI Principles web sitesinde görünmüyor. Yeni ilkeler, Google’ın AI teknolojilerini daha fazla kullanıcı ve müşteriye sunma hedeflerini yansıtıyor.
ÇALIŞANLARDAN TEPKİ
Google, 2018 yılında AI Principles’i kurduktan sonra Project Maven adlı bir hükümet sözleşmesini yenilemeyi reddetti. Bu sözleşme, drone videolarını analiz ve yorumlamak için AI kullanmayı içeriyordu. Bu durum, çalışanlar arasında büyük bir tepki yarattı ve birçok çalışan, Google’ın bu sözleşmeyle ilgili tutumu nedeniyle istifa etti.
Google’ın AI teknolojilerini daha geniş bir kitleye sunma hedefi, şirket içindeki bazı çalışanlar arasında gerginliğe neden oldu. Şirket, geçtiğimiz yıl Project Nimbus’a karşı düzenlenen protestolar sonucunda 50’den fazla çalışanını işten çıkardı. Project Nimbus, İsrail hükümeti ve askeriye için bulut bilişim ve AI hizmetleri sağlamak amacıyla Amazon ile ortaklaşa yürütülen 1,2 milyar dolarlık bir anlaşmaydı.
SİLİKON VADİSİNDE REKABET KIZIŞIYOR
Bu değişiklik, Silikon Vadisi liderlerinin, AI yarışının ABD ve Çin arasında “kazanan kesin” bir mücadele olduğuna dair artan retoriğine uygun. Palantir CTO’su Shyam Sankar, “Bir ulusa dayalı çaba gerektirir ve bu çaba sadece savunma bakanlığı değil, tüm ulusa yayılmalı” dedi.
AI REKABETİ KARMAŞIK BİR ZEMİNDE
Google’ın CEO’su Demis Hassabis ve Google DeepMind CEO’su tarafından yapılan açıklamada, “AI liderliği için küresel bir rekabet meydana geldiğini ve bu rekabetin giderek daha karmaşık bir jeopolitik zemin üzerinde gerçekleştiğini” belirtti. Hassabis, “Demokrasilerin AI geliştirme konusunda lider olması, özgürlük, eşitlik ve insan haklarına saygı gibi temel değerler tarafından yönlendirilmelidir” ifadelerini kullandı.
YENİ İLKELERİN YANSIMALARI
Google, yeni ilkeleriyle AI teknolojisinin potansiyel faydalarını ve risklerini daha dikkatli değerlendireceğini belirtiyor. Şirket, “geniş kabul gören uluslararası hukuk ve insan hakları ilkeleriyle tutarlı kalacağını ve potansiyel riskleri dikkate alarak faydaların ağır bastığı durumlarda ilerleyeceğini” ifade etti.
GOOGLE BU KONUDA TAAHHÜTTE BULUNMUŞTU!
Google, AI teknolojilerini “insanlara zarar verme veya doğrudan zarar verme amacıyla kullanmaktan kaçınacağını” ve “insan haklarına aykırı bir şekilde bilgi toplama veya kullanma teknolojilerinden kaçınacağını” taahhüt etmişti. Ancak, bu hedefler şu anda AI Principles web sitesinde görünmüyor.
Sonuç olarak, Google’ın yeni AI ilkeleri, şirketin büyüyen AI hedefleri ve küresel rekabetin artan önemi çerçevesinde değerlendiriliyor. Ancak, bu değişiklikler şirket içinde ve kamuoyunda tartışmalara neden olmaya devam edecek gibi görünüyor.
Google CEO’su Sundar Pichai, AI teknolojisi ve şirketin bu alandaki yatırımları hakkında birkaç açıklamada bulundu. Pichai, Google’ın 2025 yılına kadar yaklaşık 75 milyar dolar yatırım yapacağını ve bu yatırımın büyük bir kısmının AI projelerine yönelik olduğunu belirtti. Ayrıca, AI teknolojisinin Google Search gibi hizmetlerde daha fazla kullanılmasını ve bu hizmetlerin kullanıcılar arasında daha popüler hale gelmesini umut ettiğini ifade etti.
Pichai, AI maliyetlerinin düşmesiyle birlikte daha fazla kullanım alanının ortaya çıkacağını ve bu nedenle AI yatırımlarının büyük bir fırsat sunduğunu vurguladı. Ayrıca, Google’ın AI modelleri konusunda DeepSeek gibi rakiplerine karşı avantajlı olduğunu dile getirdi.