Seçimsiz bir belediyeyi ele
geçirmenin demokraside yeri
var mı? Öyle görünüyor ki
“demokrasi tramvayından” inildi. Siyaset
sosyolojisindeki değişimin ilk sinyalleri
geliyor. Muhafazakâr kitleler CHP’ye
dümen kırarsa hiç şaşırmamak gerek.
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı
Ferdi Zeyrek’in yaşamını yitirmesine
herkes üzüldü. Manisa ve CHP açısından
büyük bir kayıp olduğu ortada. Çünkü
cenazesinde CHP’lilerle muhafazakârları
birleştirebildiğini tüm Türkiye’ye
gösterdi.
Oysa AKP artık olumsuzlukları
gizleyemiyor. Her ile bir üniversite
uygulamasına gidilince en çok
inşaatçılar sevinmişti. Binalar yükseldi
ama üniversiteler yok hükmünde.
Anadolu kentlerindeki üniversiteleri
tercih eden yok. Kayıt yaptıranlar da
okula uğramıyor. Önemli bir kentteki
üniversitede 50-60 kişilik mevcudun 10’u
derslere giriyor. Bir vakıf üniversitesinin
bir bölümüne 50 kişi başlıyor. Üçüncü
sınıfa gelince mevcut yarıya düşüyor.
Eğitim anlamsızlaşmış durumda.
Sağlıkta kalite sorunu yaşanmaya
başladı. Doktora ulaşma konusunda
sorunlar çözülemiyor, insanlar ölmekten
daha çok hastaneye düşmekten
korkuyor.
Şimşek– “Enflasyon 2026’da küçük
küçük artacak” diyor. Siz bunu “Kimseye
rahatlatıcı bir zam yapmayacağız, yine
huzur yok” şeklinde anlayabilirsiniz.
Dönelim siyasete… AKP erimeyi
durdurmak amacıyla rakibini yok
etme politikasını benimsemişti. İBB
operasyonlarında “elde var sıfır”
noktasına gelindi. Çünkü tutuklanan
insanlara psikolojik işkenceler başladı.
Çünkü barut bitti. Birilerinin canından
bezip, yaşamdan bıkıp İmamoğlu’na
iftira atması için her şey yapılıyor.
Gelinen nokta hüsrandır.
PKK lideri Öcalan ile başlatılan
görüşmelerde gelinen nokta da
beklenildiği gibi değil. Haziranın ortasına
geldik silahını bırakan militan var mı bilen
yok. DEM Parti’den yapılan açıklamalar,
işlerin yolunda olmadığının ipuçlarını
veriyor. Bu konu özellikle MHP’yi
tabanda yıpratıyor.
Bu ahval ve şerait içinde Erdoğan’ın
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut
Arıkan’ı Saray’a davet etmesi çok ama
çok anlamlı. Olmadı, olmuyor… Yeni
umutlar yaratmalı, yeni girişimlerde
bulunulmalı… Ancak sağ siyasette
Erdoğan’ı en çok zorlayacak olan parti
SP ve lideri Arıkan olur. Bunca şeyden
sonra Saadet Partisi’ne dümen kırmak…
Çok zor olacağını en iyi Erdoğan’ın
bileceği söyleniyor.
Peki, CHP kurultayına ilişkin davalar?
Şundan herkes emin olsun, çıkacak
sonuçtan hiçbir CHP’li mutlu olmayacak.
Siyasi aymazlığa gerek yok. Hedef,
CHP’nin ufalanması ve Cumhur
iktidarının sürmesi. Amaaa… Tüm
finans çevreleri, bu davalara kilitlenmiş
durumda. Bir ekonomik krizi daha
tetiklemesinden korkuluyor.
Öyle görünüyor ki Türkiye, iktidarın
yarattığı korku tünelinde bir süre daha
yürüyecek.