Raporda belirlenen otoyolun şantiye yerinin arkeolojik sit sahasının içinde, Kyaneai antik kentinin nekrapol alanında konumlandırılmış olduğu görülüyor.

Yerinde inceleme yapan “Kültürel ve Doğal Mirası İzleme Platformu” sözcüsü Arkeolog-Editör Nezih Başgelen gazetemize yaptığı açıklamada; “Otoyolun şantiye alanı olarak gösterdikleri yer Kyaneai antik kentinin sit sahasının içinde yer alıyor, güneybatısındaki nekropol alanının kıyısına geliyor. Burada bir şantiye kurulması planlanıyor. Araştırmacı-yazar Yusuf Yavuz’la birlikte yaptığımız incelemede, şantiye kurulmak istenen bu yere gittiğimizde yoğun makiliğin içine girer girmez devrilmiş podyumlu bir Likya lahti bizi karşıladı. Gene yoğun ağaçlıkların arasında bir Heroon kalıntısının olduğunu gördük” diyor.

ÇED raporunda şantiye kurulması planlanan alanın Likya’nın en karakteristik antik kentlerinden Kyaneai’nin güneybatısındaki nekropol alanı ile çakıştığını belirten Başgelen, “Yaptığımız arazi incelemesinde makilik arazide kamufle olmuş lahitler dışında yamaçlarda başka mimari yapı kalıntılarının olduğu da dikkati çekiyor.

Kurula sunulan ÇED raporunu incelediğimizde ise şantiye alanındaki bu önemli arkeolojik değerlerden hiç bahsedilmediğini hayretle görüyoruz. Bu açıdan tüm güzergâhın titizlikle uzman gözüyle tekrar incelenmesinin ne denli gerekli olduğu şantiye yerinin şeçimindeki özensizlik açıkça gösteriyor” ifadelerini kullandı.

ANKA RAPOR

Öte yandan Antalya Kültürel Miras Derneği (ANKA), onaylanan ÇED raporuna karşılık uzun görüş ve önerilerinde olduğu bir rapor yayımladı. Söz konusu raporda tarihin zarar göreceği ve mevzuata aykırı olduğunun altı çizililiyor.