haberspot.com.tr

Mine G. Kırıkkanat yazdı : Sarı Paşa ve Türk Mucizesi

ContentsKIYAMET YAĞDIRAN ETHEM ÇAVUŞKALEM DEMİRDİR, ULAK MERMİDİRYAVRU CEPHEDEN DÖNDÜİADELİ TAAHÜTLÜ ‘GAZİ KOVAN’ COŞKUYLA OKUNAN KİTAP Vakit dardı. Kütahya mücadelesi sonrası, Yunan ordusu var gücüyle saldırıya

Haber Spot
5 Dk Okundu


Vakit dardı. Kütahya
mücadelesi sonrası, Yunan
ordusu var gücüyle saldırıya
geçecekti. Oysa Türklerin ele
geçirdiği bazı toplara, mermilerin
çapı 5 milim kadar büyük
geliyordu.

Atatürk’ün kurdurduğu bıçak,
süngü ve benzeri teçhizatı hem
üreten hem de bakım ve onarımını
yapan atölyedeki vatanseverleri
bir düşünce almıştı.


Ne yapılabilirdi?


Epeyce kafa yorulup karar verildi.
Uymayan top mermileri Eskişehir
demiryolu atölyesine getirilecek,
gönüllü ustalar mermileri barutu
boşaltmadan torna makinesine
takacak, kovanı inceltecek ve toplara
uygun çapa getirecekti.

Barutu boşaltmadan kovanı
torna makinesinde inceltmenin
riski yüksekti. Mermiler tornada
patlayabilirdi. Komutan herkesi
toplayıp işlevin önemini ve tehlikesini
açıkladı. Ölümü göze alacak
cesurlara ihtiyaç vardı.

“Gönüllüler bir adım öne çıksın!”
deyince tüm atölye çalışanları aynı
anda bir adım öne çıktı.

KIYAMET YAĞDIRAN ETHEM ÇAVUŞ

Mart 1921, İnönü Ovası…


İnsanın kemiklerine kadar işleyen
buz gibi bozkır ayazında
Ethem
Çavuş
’un sırtı üşüyor, kızgın mermi
kovanlarını tutup boşaltan çıplak
elleri ise alev alev yanıyordu. 75
milimetrelik topu durmaksızın
dolduruyor, her seferinde besmele
çekip, keşif kolundan bildirilen
menzillere kıyamet yağdırıyordu.

Ethem Çavuş, sandıktaki sondan
üçüncü mermiyi aldığında bir an
duraksadı. Merminin üzerine bir
çaput sarılıydı.
Çaputu sökünce avucuna kalem
büyüklüğünde demir bir çubuk
düştü. Çaputun ve çubuğun anlamını
çözmeye çalışırken mermi kovanına
kazınmış yazıya gözü ilişti. Okumaya
vakti yoktu.


Mermiyi topa sürüp ateşledi.


Demir çubuğu cebine, boş
kovanı ise sandığa değil yere attı.
Soğuyunca yerden alıp mintanından
içeri soktu.

KALEM DEMİRDİR, ULAK MERMİDİR

Akşam ezanında çarpışma
durulmuştu. Batarya komutanı,
Ethem Çavuş’a istirahat verdi.

Çavuş, boş kovanı mintanından
çıkarıp üstüne kazınmış yazıyı okudu:
Karahisarlı Seyfi Çavuş. 4. Alay
2. Tabur 8. Batarya 26 Rebiyülâhır
1339, İnönü”

Eskişehir’de inceltilen mermi
dolu kovanlar, boşaldıktan sonra
Ankara’daki atölyelere döner,
doldurulur ve cepheye gönderilirdi.

Birinci İnönü Savaşı’nın en
kızgın günlerinde düşülmüş not
ve mermiyle gelen demir çubuk,
Ankara’daki İmalat-ı Harbiye
atölyelerinde çalışanların bir mesaj
istediğini gösteriyordu.

Gecenin çökmesiyle savaş
durmuş, birlikler yeni mevzilerine
yerleşmişti. Ethem Çavuş, cebindeki
demir çubuğu çıkarıp bir köşeye
oturdu. Azıcık tütünle bir sigara sarıp
yaktı, çubuğa baktı. Bakır ustalarının
“kalem” dedikleri, metal oymaya
yarayan keskin bir aletti.

YAVRU CEPHEDEN DÖNDÜ

Yerden bir taş aldı. Kalemin üstüne
hafif tıklamalarla vurup kovana
mesajını kazıdı: “Aksekili Ethem
Çavuş, 8.Alay 3.Tabur 1. Batarya, 20
Recep 1339, İnönü…”


Beş gün sonra Ankara’daki
atölyede cepheden
gelen sandıkları açan kalfa,
tezgâhında çalışan bir ustaya
seslendi.

Kamil Usta! Müjdemi İsterim!
Senin yavru, cepheden dönmüş!”
Herkes koşup kovanın
üstündeki yazıyı görmek için
toplandı. Kamil Usta, yüksek
sesle Ethem Çavuş’un notunu
okudu.

Atölyede bir bayram havası
esti. Tüm çalışanlar, Kamil
Usta’yı yeni baba olmuş gibi
kutluyor, hayır duaları ediyorlardı.
Kamil Usta tezgâhının başına geçti.
Yazıtlı kovan ağzının eğilen yerlerini
özenle düzeltip kapsülünü taktı. İçine
barutunu doldurduktan sonra yeni
çekirdeği kovana oturttu. Tüm ustalar
yanındaydı, onu izliyordu.

İADELİ TAAHÜTLÜ ‘GAZİ KOVAN’

Mermi hazır olunca, Ethem
Çavuş’un kovanın içinde geri
yolladığı çelik kalemi yine bir
çaputla merminin üzerine sardı.
Kundaklanmış mermiyi şefkatle
tutarak cepheye gidecek bir sandığa
yatırdı. Çalışanlar hep bir ağızdan,
“Allah kavuştursun!” deyip işlerinin
başına döndüler.


Kamil Usta, halen açık duran
sandığa yatırdığı mermiye hüzünle
bakıp “Selametle git aslanım” dedi.
“Allah muvaffak etsin. Çok bekletme
bizi.”


Eylül 1922, Ankara…


Bir buçuk yıl içinde kovan sekiz
kere daha atölyeye uğradı.


Üzerindeki mesajların sayısı da
sekize ulaştı. Mesaj yazanların
sekizi de başka alay ve taburlardan
farklı kişilerdi. Kovan her seferinde
atölyedekilere daha büyük bir coşku
yaşatıyor, İstiklal Savaşı’nın her zorlu
durağından Ankara’ya kan, barut ve
zafer kokusu taşıyordu…*


COŞKUYLA OKUNAN KİTAP


Kaya Boztepe
’nin yeni kitabı Sarı
Paşa ve Türk Mucizesi, salt
Atatürk hakkında değil; çevresinin,
yakınlarının da bilinmeyen öykülerini
anlatan ve Milli Kurtuluş Savaşı’nın
kimi adsız kahramanlarını adlandıran,
onurlandıran bir eser. Kimi kez
ağlayarak, kimi kez gülerek ama ilk
satırından sonuncusuna coşkuyla
okunuyor ve her sayfasında
şaşırtmayı başarıyor.

*Destek Yayınları, 2025

Bu Makaleyi Paylaşın
Yorum bırakın

Bunlara da Göz Atabilirsiniz.

Kartal’dan Vedat sürprizi – Son Dakika Spor Haberleri

KÂBUS gibi geçen sezonun ardından iddialı bir kadro kurmayı hedefleyen Beşiktaş, santrfor…

Haber Spot Haber Spot

Latin Amerika ülkelerinden ABD’ye ‘İran’ tepkisi! – Son Dakika Dünya Haberleri

Şili Devlet Başkanı Gabriel BoricX sosyal medya platformundaki açıklamasında, Abd'nin İran'a saldırısını…

Haber Spot Haber Spot

Sıra Türkiyede diyen Eyal Berkoviçe İlber Ortaylıdan salvo: Netanyahu gibi cahil bir velet

İsrailli eski futbolcu ve yorumcu Eyal Berkoviç, bir televizyon programında kullandığı ifadelerle…

Haber Spot Haber Spot
Abone Olanlar Okuyor

En az 70 kişi ölmüştü: Bakanlıktan Sudan’daki hastane saldırısına kınama – Son Dakika Türkiye Haberleri

Beşiktaş’tan Partey hamlesi!

CHP’li Murat Emir’den DMM açıklamasına tepki: ‘Tıpkı Erdoğan’ın ‘gemi ile gemicik’ farkını anlatması gibi!’ – Son Dakika Siyaset Haberleri