ID İletişim’in kurucusu olan
ve onlarca ünlü oyuncunun
menajerliğini üstlenen Barım,
Gezi sürecinde sanatçıları
eylemlere yönlendirdiği ve
“örgütlü kalkışmanın parçası”
olduğu iddiasıyla yargılanıyor.

İddianamede Barım’ın, Gezi
eylemlerine sahada aktif
olarak katıldığı, temsil ettiği
oyuncuları örgütlediği ve
Mehmet Ali Alabora ile
Osman Kavala gibi isimlerle
irtibatlı olduğu ileri sürüldü.
Savcılık, Barım’ın “cebir ve
şiddet kullanarak hükümeti
ortadan kaldırmaya teşebbüse
yardım” suçundan 30 yıla kadar
hapisle cezalandırılmasını
talep etti. İddianamede yer
alan ayrıntılar ise dikkat
çekiyor. Cumhuriyet söz
konusu oyuncu ve sanatçıların
o dönem çalıştığı ajansların
bilgilerine ulaştı. Buna göre
iddianamede Barım’ın Gezi
döneminde menajerliğini
yaptığı ve eylemlere katılmaları
için çağırdığı iddia
edilen bazı isimlerin
o dönemde Barım’la
profesyonel ilişkilerinin
olmadığı ortaya çıktı.

SOSYAL MEDYA
PAYLAŞIMLARI

İddianamede, Barım’a
bağlı olduğu öne sürülen 68
oyuncunun isimleri ile Gezi
sürecinde yaptıkları sosyal
medya paylaşımları yer aldı.
Aralarında Halit Ergenç,
Bergüzar Korel, Nejat İşler,
Serenay Sarıkaya ve Merve
Dizdar gibi kamuoyunun
yakından tanıdığı isimlerin
eylemlere katılımı, savcılık
tarafından Barım’ın
“örgütleyici rolüne” dayanak
olarak gösterildi.
İddianamede, Barım’ın
tutuklu iş insanı Kavala ile
Gezi sürecinde defalarca
iletişim kurduğu iddia
edildi. Barım Kavala’yı
yalnızca bir film galasında
tanıdığını ve eylemlerle
ilgili bir temaslarının
olmadığını beyan etti.
Kavala ise avukatları
aracılığıyla yaptığı
açıklamada, Barım ile
görüşmelerinin Gezi
protestoları bittikten sonra
başladığını, savcılığın delil diye
sunduğu konuşmaların hukuki
dayanaktan yoksun olduğunu
ifade etti.

Kavala, “Bu dosya
Gezi’nin tarihsel gerçekliğini
tahrif etme çabasının yeni bir
örneğidir” ifadelerini kullandı.
Savcılık, Gezi sonrası
gelişen mahalle forumlarını
da “örgütlü faaliyet” olarak
değerlendirdi. Forumlar
koordinasyonu içinde yer alan
bazı isimlerin Kavala’ya rapor
sunduğu ve eylemleri onun
yönlendirdiği öne sürüldü.
Barım’ın bu yapılarla dolaylı
olarak ilişkili olduğu iddia
edildi. İddianamede ayrıca,
Mehmet Ali Alabora’nın
sahnelediği Mi Minör adlı
tiyatro oyunu, protestoların
“provası” olarak yorumlandı.
Alabora hakkında halen
yakalama kararı bulunurken
eşi Ayşe Pınar Alabora ve yazar
Meltem Arıkan da sanıklar
arasında yer alıyor.
Barım savcılıktaki
ifadesinde tüm suçlamaları
reddetmişti. Sanatçıların
bireysel iradeleriyle anayasal
haklarını kullandığını
belirtmişti.