Glukagon benzeri peptid-1 (GLP-1) reseptör agonistleri (Zayıflama ilaçları), insanların kilo vermesine, tip 2 diyabet hastalarında kan şekerini yönetmesine ve kalp hastalığı olan kişilerde kalp krizi ve felçleri önlemesine yardımcı olan bir ilaç ailesidir.
Ancak bu ilaçların obezite, tip 2 diyabet ve kardiyovasküler hastalıkların tedavisindeki faydaları iyi bilinirken, böbrek sağlığı üzerindeki potansiyel etkileri henüz keşfedilmemişti.
Şimdi zayıflama ilaçlarının, böbrek sonuçları üzerindeki en büyük ve en kapsamlı analizi, önemli faydaları olabileceğini gösteriyor.
Lancet Diabetes & Endocrinology dergisinde yayınlanan bir çalışmada, araştırmacılar, 85 binden fazla kişiyi içeren 11 büyük ölçekli kilo verme ilacı klinik çalışmasının meta-analizini gerçekleştirdi. Grupta tip 2 diyabetli kişiler ile aşırı kilolu veya obez olan ancak tip 2 diyabeti bulunmayan kardiyovasküler hastalığı olan kişiler yer almıştır.
7 FARKLI ZAYIFLAMA İLACI İNCELENDİ
Çalışmalar arasında Ozempic veya Wegovy olarak da bilinen semaglutide, dulaglutide ve liraglutide dahil olmak üzere 7 farklı GLP-1 reseptör agonisti incelenmiştir.
Araştırmacılar, plasebo ile karşılaştırıldığında GLP-1 reseptör agonistlerinin böbrek yetmezliği riskini yüzde 16 ve böbrek fonksiyonlarındaki kötüleşmeyi yüzde 22 oranında azalttığını belirtti. Böbrek yetmezliği, böbrek fonksiyonlarında kötüleşme ve böbrek hastalığına bağlı ölüm riskindeki birleşik azalma yüzde 19 oldu.
Analiz ayrıca, kilo verdirici ilaçların kardiyovasküler sağlığı koruduğuna dair önceki bulguları da doğrulamış ve plaseboya kıyasla kardiyovasküler ölüm, ölümcül olmayan kalp krizi ve ölümcül olmayan inme riskinde yüzde 14’lük bir azalma olduğunu gösterdi. GLP-1 reseptör agonistleri ile tedavi edilen hastalar arasında herhangi bir nedenden ölüm yüzde 13 daha düşüktü.
BÖBREK HASTALIĞI ÜZERİNDE FAYDASINI GÖSTEREN İLK ÇALIŞMA
George Küresel Sağlık Enstitüsü ve UNSW Sydney’de profesör olan başyazar Sunil Badve, çalışmanın ilaçların potansiyel faydaları hakkındaki mevcut bilgileri genişlettiğini söyledi.
Badve, şunları kaydetti:
“Bu, GLP-1 reseptör agonistlerinin böbrek yetmezliği veya son dönem böbrek hastalığı üzerinde net bir faydasını gösteren ilk çalışmadır ve tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalığı olan aşırı kilo veya obezite veya KBH (kronik böbrek hastalığı) gibi yaygın tıbbi rahatsızlıkları olan hastalar için böbrek koruyucu ve kalp koruyucu tedavide önemli bir role sahip olduklarını düşündürmektedir. Bu sonuçlar özellikle kronik böbrek hastalığı olan hastalar için önemlidir. Diyaliz veya böbrek nakli gerektiren böbrek yetmezliğine yol açan ilerleyici bir durumdur ve çoğunlukla kalp hastalığından kaynaklanan erken ölümle ilişkilidir. Hastaların yaşam kalitesi üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ve önemli sağlık hizmeti maliyetlerine yol açmaktadır.”
KBH, DÜNYA GENELİNDE HER 10 KİŞİDEN BİRİ ETKİLİYOR
KBH’nin dünya genelinde her 10 kişiden birini, yani yaklaşık 850 milyon kişiyi etkilediği tahmin edilmektedir. Dünya’da önde gelen 10. ölüm nedeni olduğu ve 2050 yılına kadar en yaygın beşinci ölüm nedeni olacağı öngörülmektedir.
George Enstitüsü’nde profesör, UNSW Sydney’de provost ve çalışmanın kıdemli yazarı olan Vlado Perkovic, şunları söyledi:
“Bu araştırma GLP-1 reseptör agonistlerinin bulaşıcı olmayan hastalıkların küresel yükünü ele almada önemli bir rol oynayabileceğini göstermektedir. Çalışmamız, diyabeti olan ve olmayan kişilerde kronik böbrek hastalığı ve kardiyovasküler hastalıkların yönetimine yönelik klinik kılavuzlar üzerinde büyük bir etkiye sahip olacaktır. Bu çalışmanın sonuçlarının klinik uygulamaya aktarılması ve GLP-1 reseptör agonistlerinden faydalanacak kişilerin bu ilaçlara erişiminin iyileştirilmesi için daha fazla çalışma yapılması gerekmektedir.”
