Türkiye’nin ilk nükleer güç santralinin tamamlanması için geri sayım sürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bu yıl sonunda deneme üretimine başlayıp, Akkuyu’dan ilk elektriği vereceğiz. Akkuyu’nun tüm bileşenleriyle devreye girdiğinde doğalgaz ithalatımız yıllık 7 milyar metreküp azalacak” sözleriyle yıl sonunu işaret etti.
Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük projelerinden biri ve ilk nükleer güç santrali olacak. Akkuyu Nükleer Güç Santrali için Türkiye ile Rusya arasında 2010’da imzalar atıldı. Akkuyu 4 reaktörden oluşacak. Bunlardan her biri 1200 megawatt kapasiteye sahip olacak. İlk nükleer güç santrali Akkuyu, tam kapasite ile çalıştığında toplam elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayacak. Bu İstanbul’un elektrik ihtiyacının tamamına denk geliyor. Burada üretilen elektrik sayesinde Türkiye’nin doğalgaz ithalatında 4 milyar dolarlık tasarruf sağlanacak.
Santral tamamlanıp 4 ünite de devreye girdiğinde toplam 4 bin 800 megawatt kurulu güce sahip olacak. Planlanan işletme ömrü ise 60 yıl, ancak bu sürenin 20 yıl daha uzatılma imkanı bulunuyor. Hedef sıfır emisyonla, çevreye zararlı sera gazı salımı yapılmadan kesintisiz elektrik üretilebilmesi olacak.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu dünyanın en büyük nükleer inşaat sahası ve ileri teknoloji Rus tasarımı VVER-1200 reaktörü ile donatılmış 4 güç ünitesi aynı anda inşa ediliyor.
AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ OLAĞANÜSTÜ DURUMLARA KARŞI GÜVENLİ Mİ?
Santral bulunduğu bölgede çok nadir rastlanacak olaylarda bile güvenli olmak üzere tasarlandı. Büyüklüğü 9 şiddetinde bir deprem, çok güçlü fırtına, kasırga, günlük 314 milimetreye kadar olan yağış, yüksekliği 10 metreye çıkabilen tsunami ve dalgalara karşı dayanaklı şekilde yapıldı. Tesisteki pasif güvenlik sistemleri, güç kaynağı olmadığında da çalışır durumda olacak.
AKKUYU’NUN TÜRKİYE’NİN ENERJİ İHTİYACINA KATKISI NE OLACAK?
Akkuyu Nükleer Santrali’nde nükleer enerji termal enerjiye, termal enerji mekanik enerjiye ve mekanik enerji de elektrik enerjisine dönüştürülerek elektrik üretilecek. Türkiye’nin 10’dan fazla ilinde bulunan, sivil ve sanayi altyapı tesisleri dahil olmak üzere 12 milyonu aşkın tüketiciye elektrik sağlayacak.
Tüm bunların yanı sıra Türkiye’nin karbon salınımında 35 milyon tonluk azalma sağlayacak. Bu da tek başına toplam yıllık karbon emisyonunun yüzde 6’sına denk geliyor. Kullandığı elektriğin yüzde 25’ini nükleerden karşılayan Avrupa’da 170 reaktör faal durumda ve 15’inin de inşaatı sürüyor. Dünyada ise işletme halinde 422, inşaa halinde de 57 reaktör bulunuyor. Nükleer teknoloji Türkiye’nin sürekli artan enerji ihtiyacını karşılayacak en önemli kaynaklardan biri haline gelecek.
