haberspot.com.tr

F-35’i tek tuşla kapatmak mümkün mü?

Dünyanın askeri anlamda bugünlerde en sık tartıştığı konu F-35 satın alan ülkelerin onu ne denli özgürce kullanılabileceği… Bu noktaya elbette bir günde gelinmedi. Ama özellikle

Haber Spot
6 Dk Okundu


Dünyanın askeri anlamda bugünlerde en sık tartıştığı konu F-35 satın alan ülkelerin onu ne denli özgürce kullanılabileceği… Bu noktaya elbette bir günde gelinmedi. Ama özellikle ABD Başkanı Trump’ın yeni görev dönemindeki kimi çıkışları sürecin en önemli etkenlerinden biri oldu.


Örneğin, Danimarka’dan Grönland’ı talep eden Trump’a F-35’ler hatırlatılmış ve o da “Merak etmeyin bize karşı kullanamazlar.” yanıtını vermişti. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda İngiltere’de yayınlanan bir belgeselde pilotun şifre sorunu nedeniyle havalanamadığı anlar ekrana yansımıştı. Güney Kore’nin satın aldığı F-35’leri uçurabilmek için ABD’den şifre talep ettiği de uluslararası basında sıkça yazıldı.


Aslında bu tartışmaları dünyada ilk başlatan ülkelerden biri Türkiye desek yanlış olmaz. Yıllar önce S-400 satın alımı nedeniyle F-35’ten çıkarıldığımız süreçte bu konu kamuoyunda sıkça tartışıldı. O dönem kamuoyuna açıklama yapan kimi isimlerin iddiasına göre ABD’nin F-35’leri tek tuşla kapatabileceği özel bir sistem vardı. Ve milyarlarca dolar para ödeyerek satın aldığınız uçakları özgürce kullanmanız mümkün değildi.


Tartışmaların yeniden alevlenmesinin ardından Savunma Sanayii Uzmanı Mehmet Fatih Küçük ile bir araya geldik. “F-35’leri tek tuşla kapatmak mümkün mü, F-35’i uçurmak için ABD’den şifre mi geliyor, F-35 satın alan ülkeler ne kadar özgür hareket edebiliyor?” gibi soruları kendisine yönelttik.

F-35 uçakları son yılların en çok tartışılan askeri projelerinin başında geliyor.(F-35 uçakları son yılların en çok tartışılan askeri projelerinin başında geliyor.)


F-35’i uzaktan kapatmak mümkün mü?


Öncelikle F-35 konusunun Türkiye dahil tüm dünyada çok magazinel bir şekilde ele alındığı uyarısında bulunuyor başlıyor Küçük. Projenin teknik olarak son derece karmaşık ve oldukça büyük olduğunu anımsatıyor. Haliyle avantaj ve dezavantajlarının da aynı oranda çok fazla olduğuna işaret ediyor.


Elbette F-35 meselesiyle ilgili çok fazla soru var. Ancak genel olarak ele alınan kısımlar neredeyse benzer. Bu nedenle genel bir çerçeve çiziyor ve adım adım ilerliyoruz.


İlk olarak şifre ya da ‘kill switch’ meselesiyle başlıyoruz. Eldeki verilere göre F-35 uçağında ‘tek tuşla uçağı durdurma’ anlamına gelen bir kill switch bulunmadığını belirtiyor Küçük. Ancak bu uçağın ABD’ye bağımlı olmadan operasyon yapabilmesinin de pek mümkün olmadığını söyleyip, “Uçağı devre dışı bırakacak bir tuş olmasa bile, operasyonel bağımlılık zaten ABD’ye ciddi bir güç veriyor.” diye ekliyor.

Uzmanların en büyük çekincesi, F-35'lerin sürekli ABD'deki merkeze bağlı olma zorunluluğu.(Uzmanların en büyük çekincesi, F-35’lerin sürekli ABD’deki merkeze bağlı olma zorunluluğu.)


“ABD ile bilgi paylaşmak zorundasınız”


Fatih Mehmet Küçük, daha sonra kamuoyunda sıkça duyduğumuz ALIS ve ODIN sistemlerine geliyor. Bu sistemlerin F-35’in lojistik takibini ve bakım planlamasını sağladığını anlatıyor. ALIS ya da ODIN kullanılmasa dahi uçak tamamen uçmaz hale gelmiyor. Ancak lojistik planlama ve parça temini gibi kritik unsurlar nedeniyle harbe hazırlık seviyesi ciddi anlamda düşüyor.


Bu noktada belki de üzerine en çok kafa yormamız gereken mesele MDF yani Mission Data File. Küçük’e göre F-35’in operasyonel görev profillerini oluşturmak için gereken bu veri dosyası, uçağın ABD’deki laboratuvarlara bağlı kalmasını zorunlu kılıyor. Bu dosya, düşman hava savunma sistemlerini aşma veya hedef belirleme gibi kritik kabiliyetleri kapsıyor.


MDF olmadan uçağı tam kapasiteyle kullanmanın çok ama çok zor olduğuna dikkat çekiyor Küçük ve devam ediyor:


“Sonuç olarak, F-35 teknik olarak çok önemli ve etkin kabiliyetlere sahip bir platform. Bu platformda göreve çıkan her pilotun uçağa hayran kaldığını söylemek mümkün. Ancak bu kabiliyetlerin tam anlamıyla devreye girebilmesi ABD’ye olan operasyonel bağımlılığınızla doğrudan ilintili.


ABD istemediği takdirde, F-35 kullanıcısının özgürce hareket etme ve bağımsız operasyon gerçekleştirme kabiliyeti ciddi anlamda sınırlanıyor. Bu nedenle F-35, ABD ile ilişkileri çok iyi olan bir ülkenin bile tek seçeneği olmayacak kadar stratejik bağımlılığı olan bir sistem.”


Türkiye F-35 programına dönecek mi?


Geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump bir telefon görüşmesi yaptı. F-35 meselesi de gündeme geldi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bu projeye yeniden dönmesi gerektiğini vurguladı.


Bir yanda F-35, diğer yanda Milli Muharip Uçak KAAN, Avrupa ile yürütülen Euro Fighter alımı ve ABD’den beklenen en gelişmiş F-16’lar… Tablo biraz karışık gibi görünse de aslında her birinin farklı amacı var.


Avrupa’nın F-35 konusunda ABD ile yaşadığı açmazları Türkiye’nin yıllar önce tecrübe ettiğini hatırlatıyor Küçük. Ancak ilişkilerde yeni bir dönemin mümkün olabileceğini vurgulayıp, “Bu düzen izin verirse Türkiye’nin halen çok sınırlı sayıda, belki bir ya da iki filo yani 20-40 uçak, alması gündeme gelebilir.” bilgisini paylaşıyor.

Türkiye için üretilen F-35'ler halen ABD'de bulunuyor ve ne olacakları şimdilik belirsiz.(Türkiye için üretilen F-35’ler halen ABD’de bulunuyor ve ne olacakları şimdilik belirsiz.)


“Türkiye, az sayıda da olsa F-35 almalı”


Fatih Mehmet Küçük, yukarıda bahsettiği bağımlılık ve operasyonel zorluklara rağmen Türkiye’nin az sayıda da olsa F-35 alması gerektiğini dile getirip, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Bizim ülkemiz için F-35, NATO üyeliğimizle benzer bir durum teşkil ediyor. F-35, Türkiye’yi en çok F-35’ten korumak için lazım olabilecek bir uçak. Çünkü çok gelişmiş kabiliyetleri var. Ve bölgede bize tehdit olabilecek bir sistem. Bu nedenle F-35 edinmek, onu tanıyıp, kabiliyetlerini bilmek çok kritik.


Bu noktada herkesin aklına, ‘F-35’ten vazgeçen Avrupa ülkeleri KAAN’a yönelir mi?’ sorusu geliyor. F-35 ile yaşanan süreç KAAN’ın önemini artırıyor. İhracat potansiyeline de göz kırpıyor. Ancak şunu unutmamak lazım… Böylesine kritik bir sistemi Avrupa’ya ihraç edebilmek için gerçekten Avrupa savunma mimarisinin köklü bir parçası olmak gerekiyor. Aksi halde kolay bir konu değil. Bu süreç teknik detaylardan ziyade daha çok politik bir konu.”

Bu Makaleyi Paylaşın
Yorum bırakın

Bunlara da Göz Atabilirsiniz.

T.C. İSTANBUL 38. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNDEN / BAŞKANLIĞINDAN

T.C. İSTANBUL 38. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNDEN / BAŞKANLIĞINDAN İlan DOSYA NO: 2019/169…

Haber Spot Haber Spot

İbrahim Hatipoğlu ameliyat oldu – Son Dakika Spor Haberleri

Aşil tendonu kopan Galatasaray Başkan Vekili İbrahim Hatipoğlu'nun son durumu belli oldu.Galatasaray'ın…

Haber Spot Haber Spot

Şişlide 1 günlük gösteri ve etkinlikler yasaklandı

Kaynak: DHAŞişli Kaymakamlığı, ilçede bazı grupların sosyal medya üzerinden protesto ve etkinlik…

Haber Spot Haber Spot
Abone Olanlar Okuyor

Ticaret Bakanlığı açıkladı: 17 ilimiz 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptı

Brezilya’da Jorge Jesus iddiaları kuvvetleniyor!

Engelli hibe desteği başvuruları başladı