
Hicri yılbaşı, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicretiyle başlayan ve 1 Muharrem ile işaretlenen İslam takviminin yeni yıl başlangıcı olarak büyük bir manevi öneme sahip. Muharrem ayı yaklaşırken, Müslümanlar arasında Hicri yılbaşı tarihi ve bu aya özel ibadetler merak konusu oluyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, “Muharrem ayına özgü namaz ve oruç var mı?” sorularına yanıt verirken, bu mübarek ayın İslam tarihindeki yerini vurguluyor. Aşure Günü ve Kerbela gibi anlamlı olaylarla da anılan Muharrem ayı, 2025’te milyonlarca Müslüman tarafından heyecanla bekleniyor. Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem’in başlangıcı, oruç tutma ve diğer ibadetlerle ilgili detaylar, İslam alemi için manevi bir hazırlık dönemi başlatıyor. Hicri yılbaşı 2025 ve Muharrem ayı ibadetleri, Müslümanların gündeminde önemli bir yer tutuyor. İşte Hicri yılbaşı Muharrem ayı tarihleri ve Muharrem ayı on gün orucu anlam ve önemi
HİCRİ YILBAŞI NE ZAMAN?
Müslüman alemi için kutsal aylardan biri olan Muharrem ayının 1. günü Hicri yılbaşı olarak kabul ediliyor.
Hicri Yılbaşı 26 Haziran 2025 Perşembe gününe denk geliyor.
MUHARREM AYI NE ZAMAN BAŞLIYOR 2025?
2025 yılında Muharrem ayı 26 Haziran 2025 Perşembe günü başlıyor. Bugün aynı zamanda Hicri yılın ilk günü dolayısıyla yılbaşı olacak.
Aşure Günü ise 5 Temmuz 2025 Cumartesi günü idrak edilecek.
MUHARREM AYI 10 GÜN ORUCUNUN ANLAMI
Muharrem ayının 10. günü tutulan Aşure orucu, İslam’da önemli bir ibadet olup derin manevi ve tarihi anlamlar taşır. Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem’in 10. günü, Aşure Günü olarak anılır ve bu günde oruç tutmak, Hz. Muhammed’in (S.A.V.) sünneti olarak kabul edilir. Bu oruç, Hz. Nuh’un tufandan kurtuluşu, Hz. Musa’nın Firavun’un zulmünden kurtuluşu ve Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehadeti gibi pek çok önemli olayın anısına tutulur. Aşure orucu, Allah’a şükretmeyi, günahlardan arınmayı ve geçmişteki ilahi lütufları hatırlamayı simgeler. Sünni Müslümanlar için genellikle Muharrem’in 9-10 veya 10-11. günlerinde tutulan bu oruç, Şiiler için ise Hz. Hüseyin’in matemini anma açısından daha yoğun bir anlam taşır. Bu ibadet, sabır, teslimiyet ve dayanışmayı pekiştiren bir manevi uygulamadır.
